Gazete okumak devrimi...

"Abi o gazeteleri okumayı cidden düşünüyosun di' mi?"
Bu tip sorulara alışkın biri olarak mıh gibi kalakalıyorum. Soruyu soran, yıllardır gazete aldığım, kitap hediye ettiğim, çocuğunu iyi bir okula gönderebilmek için çırpınan biri...
Ben bu konuda bir kitap yazmaya hazırlansam iyi olacak. Hergün "O gazetelerin hepsini okuyor musunuz?" sorusunun türlü çeşitli versiyonuna muhatap kalan biri olarak, Türk milletinin aklının hafzalasının çok gazete okumak olayını almamasına rağmen "haritası büyük devlet, Osmanlı" olmak istemesi ve bana her gün "neden bu kadar çok okuyosun" diye sormasından iyi kitap olur!
Samimi olayım: aldığım on küsür Türk gazetesinin hepsini toplayınca, bir tek Süddeutsche Zeitung veya Frankfurter Allgemeine Zeitung Haftasonu vrsiyonları veya bir tek Die Zeit gazetesi etmiyor...
Die Zeit'ı iki-üç gün boyunca okuyorum. Tüm Türk gazetelerini de iki saatte...
Türkler, bir insanın on tane gazete almasını anlayamıyor!..
Gazete satan adam, iki sene boyunca aklına gelip gelip yuttuğu soruyu nihayet bugün sormuş demek ki!..
Cevabını da aldı!..
Ben yıllardır Türk televizyonu seyredemiyorum. Korkarım gazete de okuyamayacağım artık...
Yeni Osmanli'yı da varsın Yeni Şafak ve Zaman okuyarak "entelektüel" olanlar kursun!..
Türkiye'de Kürt Sorunu yok! Türkiye'de önemli bir süzme salaklık sorunu var! Dikkat dikkat, akıl boşluk kaldırmaz! Kesintisiz onbin yıllık uygarlık tarihine sahip Anadolu'yu salaklara bırakmazlar...
Bugün mini bir devrim yapıp, sadece Posta aldım ve günlük Türkçe gazete okuma seansımı on saniyeyle sınırladım. Çok bile... İzlediğim yazarları internetten okuyacağım. Siz o gazetelerin hepsini sahiden okuyor musunuz?!..