Ağlayan kadınlar

Son zamanlarda ağlayan kadınlar görüyorum yollarda ve ne diyeceğimi, ne yapacağımı bilemiyorum. Eskiden herkesin içinde ağlayan insanlar görülmezdi.
En absürdü, bir peykede oturmuş, hem sigara içip hem ağlayan genç bir kadındı. Yalnız değildi, yanında arkadaşı olabilecek başka bir kadın oturuyordu ve onu sakinleştirmeye çalışıyordu. O, yalnızmış gibi davranıyordu.
İstiklal Caddesinde sık sık gördüğüm bir durum 'Ağlayan Kadınlar'. Yanınızdaki masada oturan ve ağlamaya başlayan bir kadın olunca eliniz-ayağınıza dolaşıyor. Ağlayan kişi yalnız kalmak ister veya onu tanıdığı birinin teselli etmesini ister. İki şartta da oturduğunuz yerde mıh gibi oturmaya devam etmek zorundasınızdır.
Geçen gün gelişigüzel yürüdüğüm tenha sokaklardan birinde taksiye binmeye karar verince, karşıdan gelen kapşonlu genç bir kadına sordum:
"Bu yakında bir taksi durağı biliyor musunuz?"
Başını kaldırınca, kapşonuyla gizlediği gözlerinin yaşlı olduğunu gördüm. Ağlıyordu.
"Bilmiyorum!"
Bunu öyle söyledi ki, kendimi bir tür karı-koca kavgasının erkek tarafı gibi hissettim. Öfkeyle söyledi. Ama bunu öyle yaptı ki, kızmak kesinlikle mümkün değildi. Tam tersine. Kendimi bir an suçlu gibi hissetim.
Jacques Doillon'un 1978'de yaptığı "La Femme qui pleure" (Ağlayan Kadın) filminde ağlayan aktrist Dominique Laffin'dir. Film onunla başlar. Bir odanın duvarı önüne oturmuş, kot pantolonlu ve kazaklı, otuz yaşlarında ağlayan bir kadın.
Dominique Laffin, yalnız olmanın verdiği rahatlıkla burnunu çeke çeke, yaşını yenleriyle sile sile, dobra dobra ağlar. Bu darmadağınıklığı Pablo Picasso da "Ağlayan Kadın" tablosunda daha 1937'de göstermiş -sevmediğim bir resimdir. Öyle bir tabloyu asla duvarıma asmam, kadınların ağlamasına da kesinlikle dayanamam.
Kimden duyduğumu hatırlayamadım, ama bir Buddha rahibi olabilir. "Kadınlar erkeklerden daha uzun yaşıyorlar, çünkü onlar rahatça ağlayabiliyorlar" demişti. Fyodor Michailowiç Dostoyewski'nin ifadesiyle, "Gözyaşları kalbi yunar." İyi, güzel, ama ben kadınların mutlulukla gülümsemelerini tercih ederim.