Şarlo'nun son filmi, ya da son oyunu...

Veda filmleri komedi de olsalar, yürek burkan bir yana sahip oluyorlar. Charlie Chaplin'i yaptığı son film, aynı zamanda renkli çektiği tek filmi "A Countess from Hong Kong" da böyle bir film. Onu Beyoğlu'nda, şimdi hayatta kalma mücadelesi veren sahaflardan birinde bulup almıştım. 1966'nın sonunda çakilip bir sonraki yılın 5 Ocağında vizyona girmiş. İlk dikkat çeken yanı, o dönem için hiç alışılmadık bir şekilde, adeta Chaplin ailesinin bir geçit töreni olması. Başrole yerleştirdiği Marlon Brando ve Sophia Loren'in ardından üçüncü rol, Charlie'nin büyük oğlu Sydney Chaplin'in. İki genç kızı oynayanlar, Josephine ve Geraldine Chaplin. Filmi yazan, yöneten, müziğini besteleyen de Charlie Chaplin, yaşlı kamarot rolünde birkaç kez görünüyor ve oyuncular listesinde kendi adını bereket en alta yazacak kadar alçak gönüllük gösteriyor.
"A Countess from Hong Kong" (Hong Kong'lu Kontes), filmden ziyade bir tiyatro. Evet. En başı ve en sonu dığında sokak çekimleri yok. Çok kişilik dans çekimleri falan da lüks bir otelin salonunda. Ağır akan, zamanın devleri Brando ve Loren'in tam kapasite işleyecekleri bir hikayeye sahip olmayan, şaşırtmayan, çekingen bir aşk komedisi. Filmin temposu bazen öyle düşüyor ki, koskoca Brando, poz kesen acemi aktörlere dönüyor. Eski Chaplin filmlerini hatırlatan müziği dışında, bazı absürd İngiliz esprileriyle büyük ustanın imzasını kenarından köşesinden görebiliyorsunuz, -ama o kadar. Dönemin komedi anlayışına çekingen bir çocuk gibi uyum sağlamaya çalışıp bunu başaramayan bir oyun havasında akıyor film ve tabii büyük bir flop oluyor.
Film, sinema kariyerine 1952'de babasının ünlü "Limelight" filminde başlayıp 1965 yılının yıldız filmi "Doctor Zhivago"da oynayan Geraldine Chaplin'in dördüncü filmi ve dördüncü küçük rolü. Sydney Chaplin'in ilk rolü de "Limelight"da, Geraldine'den daha fazla filmde oynamış biri o zaman ve baba Chaplin adeta çocuklarına torpil yapıp onları Marlon Brando ve Sophia Loren'le oynatıp dünyaya takdim ediyor.
Filmde, Ekim Devriminden kaçıp hayatta kalmak için hostes kız ve fahişelik yapmak zorunda kalmış "Kontes"i oynayan Sophia Loren, güzelliği dışında pek varlık gösteremiyor ama bu normal, çünkü filmde büyük iniş-çıkışlar yok zaten. Brando, gene sert gene ciddi. Bir diplomat pozlarında. Karısıyla ayrılmanın eşiğinde aşkı ile kariyeri arasında seçim yapmakta zorlanıp aşkı seçen biri. Filmin bütçesi 3.5 milyon Dolar. Kasa geliri, sadece 1.1 milyon Dolar.
Film iş yapmayınca, Chaplin zamana uyum sağlayamadığını ve tarihe mal olduğunu artık anlamış olmalı -ki bu aynı zamanda bir tür ölüm demektir. İşte bu tarihten sonra sağlığı kötüleşmeye başlıyor. Turp gibi sağlıklı ve komik Charlie Chaplin 1972'de son kez geldiği ABD'de bir Şeref Oscar'ı alıyor. sonra hep hasta, hep suskun. Ona eski komik siyah-beyaz filmlerini oynatıyorlar bazen, oynayan sanki o değilmiş gibi, "Adam ne kadar komik, harika" falan gibi şeyler söylüyor ve 25 Aralık 1977'de 88 yaşında, İsviçre'nin Vevey şehrinde hayata veda ediyor ama dünyaya veda etmiyor, o buralı. işte asıl son oyunu, son tiyatro oyunu o zaman yazılıyor.
Ben hayal meyal hatırlıyorum. Yıl 1978, gazete haberi: "Charlie Chaplin'in cesedi kaçırıldı."
Bir Mart'ı iki Marta bağlayan gece, kimliği belirsiz kişiler Chaplin'i mezarından çıkarıp ailesine galiba şöyle bir mektup yazıyorlar: "Charlie elimizde, eğer bize 600 bin İsviçre Frangı vermezseniz, -ehm- onu öldüremeyiz tabii ama onun ve sizin huzurunuzu bozabiliriz." Güler misiniz, ağlar mı?!..
İsviçre polisi gangsterlerin planını bozup hepssini yakalıyor. Charlie'yi yeniden gömüyorlar, ama başka türlü. Karısı Oona Chaplin, Charli'nin mezarını iki metre kalınlığında betonla kaplatıyor. Galiba bu, Şarlo'ya yapılan en kötü ikinci şaka. Oona, 1991'de ölüp Charlie'nin yanına gömüldükten sonra ikisinin mezarı birlikte betonla kaplanıyor ve Charlie karısını ancak bu şartlar altında affediyor -olabilir.
Şarlo'nun teatral son filminden kopup bunları anlatmamın nedeni, 1992'de onun hayatını konu alan kötü "Chaplin" filmi değil. Richard Attenborough'un draması sıkıcı, bir türli alışamadığım Robert Downey Jr. itici bir aktör. Ölüm faslını anlatmamın nedeni, 2008'de Martin Kolozs'un yazıp 15 Haziran'da İsviçre'de Tirol Festivalinde sahneye koyduğu "Kidnappin' Chaplin" oyunu. Bu öyle komedi falan değil, bir dram. Şarlo'nun iyi ağlatabildiğini biliyor muydunuz?
Son kez sahne alışı da şöyle: Charlie Chaplin'in filmlerinde kullandığı ünlü bastonlarından biri 2004'de Londra'da açık artırmayla 48 bin Sterline satıldı. Hitler'le dalga geçtiği 1940 yapımı "The Great Dictator" filminde kullandığı takma Hitler bıyıklarından biri 12 bin, diğeri 18 bin Sterline satıldı. Son trajikomedi de bu. İki bıyık arasındaki 6 bin Sterlinlik farkın incelemesini araştırmasını da acar İsviçre polisine bırakıp, aradan çekiliyorum...